Ücralarda ezilmiş ayaklar altında
İçler acısı sonlarda
Açık giden gözler hüzünlü yaşlarda
Donuk bakışlara konuk dalgınlık
Bir salgın gibi kendime saldırganlığım
Öldüremesem de var yaralayıp kaçmışlığım
Kaçtığımı sanıp saklanmışlığım
Cehennem azabından beter vicdanıma sobelendim
Per perişanlıkta debelendim
Anladım anlamasına ama çok geç olunca
Kırmızı karlar yağmayınca
Çıkmaz ayın çarşambasına gün doğmayınca
Gün doğmadan gece boyunca
Allah'tan umut kesilince
Kısa günde kâr bulamayınca
Her avuntu her teselli hakaretamiz kulağa varınca
Karınca kararınca geçim olmayınca
Onlar erdi muradına ben kerevetime çıkamayınca
Yaşıyorum hayatı artık orta parmakça
Tut hayalimin ellerinden
Kayıp gidiyorum gerçeğimden
Kader kadar nasip kısmetimden
Olanla ölen aynı kefen
Tut hayalimin ellerinden
Kayıp gidiyorum gerçeğimden
Kader kadar nasip kısmetimden
Olanla ölen aynı kefen
Zamanın donduğu güneşin battığı
Karanlığın sarıp sarmaladığı yerdeyim
Her yanım kurak ve de mayın
Dedim boşver aldırmayın
Azrail'den kulaklarıma provakatif geri sayım
Hayat meleğinden 36 yıl çaldım
Ben o duygularda kocamış
Kocaman olmuş çocuksu adamım
Çok kara kış atlattım ayazında dondu uçurtmalarım
Kırmızı karlar yağmadı bu yüzden yok kardan adamım
Ruh misali aylak aylak voltalardayım
Donuk saat gibi aynı vakti yaşar
Bozuk plak gibi aynı şarkıyı söyler dururum
Hasret çölünde özlemdir serabım
Kendimi affettirebilecek kadar yok sevabım
Titrek ayakları sehpamın
Gün ola harman ola
Hüzün neşe
Gönlümde dem ola
Sana uzak sona yakın
Sonum hayr ola
Tut hayalimin ellerinden
Kayıp gidiyorum gerçeğimden
Kader kadar nasip kısmetimden
Olanla ölen aynı kefen
Tut hayalimin ellerinden
Kayıp gidiyorum gerçeğimden
Kader kadar nasip kısmetimden
Olanla ölen aynı kefen